Yeni nesil konsolların çıkışından ve biz oyuncuların da benimsemesinin üzerinden aylar geçti. Yavaş yavaş “yeni nesil” ifadesi anlamını yitiriyor ve bu esnada “Henüz doğru düzgün oyun yok…” tartışmaları da daha seyrek duyulur olmaya başlıyor.
Tüm bunlar olup biterken bizlere de yeni nesil konsollarda oynamak isteyebileceğiniz oyunları derlemek düşüyor.
Bu yazımızda sizler için PlayStation 4 ya da Xbox One konsollarında oynayabileceğiniz / oynamak isteyebileceğiniz oyunlardan bahsedeceğiz. Tabi bu oyunlardan bahsederken, önerilierimizin sebeplerini de sıralayacağız.
Aslına bakarsanız listemizdeki pek çok oyunu, geride kalan nesillerde de oynayabildiğinizi fark edeceksiniz. İşte bu noktada biz de oyun seçmekte biraz güçlük çektik, çünkü eski konsollarda oynayabileceğiniz oyunları sıralayıp “Bir de yeni nesilde deneyin!” gibi reklam kokan hareketlere girmeyi hiç istemedik.
Ben lafı daha fazla uzatmıyorum ve oyunlardan bahsetmeye başlıyorum.
Assassin’s Creed: Black Flag
Az evvelki girizgahımın ardından bu oyunu seçmem kafanızda soru işareti oluşturmuş olabilir; ancak oluşturmasın. Bu oyundan bahsediyor olmamızın çok geçerli bir sebebi var.
Öncelikle belirteyim Assassin’s Creed: Black Flag’i eski nesilde oyunu oynayıp bitirenler için, yeni nesilde oynamak çok bir şey vadetmiyor gibi gözüküyor. Dolayısıyla yeni nesilde oynamak istemeyebilirsiniz. Ancak…
Oyunu henüz oynamayanlar muhakkak yeni nesil bir konsolda oynamalılar. Nedeni ise gayet net: Grafikler… Assassin’s Creed: Black Flag, eski nesil konsollarda dahi çok güzel gözüken bir oyundu. Üzerine bir de yeni nesilin donanım gücünü eklediğinizde ortaya bambaşka bir tecrübe çıkabiliyor.
Sürekli tatil reklamlarında gördüğümüz sapsarı kumları, masmavi denizler ve berrak denizleri düşünün ve şimdi yeni nesil konsollarda bu mekanlarda korsanlık yaptığımızı hayal edin. Ucu açık devasa Karayipler ve görülmeye değer doğal güzellikler. Görevleri yapmayı unutmanız bile mümkün…
Infamous: Second Son
Infamous: Second Son, başarılı ve akıcı oyun mekanikleri yanında keyifli oynanışıyla da zaten oyuncuların oynaması gereken oyunlar arasında. Peki niçin yeni nesilde oynamanız gerektiği kanaatindeyiz?
Öncelikle oyunun tasarımı itibariyle bol ışıklı ve aksiyonlu olduğunu hatırlatalım. Karakterimizin süper güçleri sebebiyle pek çok akrobatik hareketler yapabildiğini, çılgınlar gibi zıplayıp hoplayabildiğini de ekleyelim. Tüm bunlar yeni nesilin donanım gücünü arkanıza almak istemeniz için bir sebep.
Bununla beraber oyunun sahip olduğu “Photo Mode”, tüm bu yanarlı dönerli aksiyon esnasında ortaya çıkan artistik anları yakalamak için de birebir. Yani aslında oyunları yalnızca oynayıp bırakan değil, aynı zamanda onlarla bir şeyler yaratmak isteyen bir insansanız bu mod ile yeni nesilin birleşimi sonucunda gayet tatmin edici sonuçlar alabilirsiniz.
Titanfall
Titanfall, son zamanlarda “nişan al ve ateş et” şeklinde iyice basitleşmiş olan online multiplayer FPS’lere yeni bir soluk getirmeyi başardı. Titan’lar sayesinde harita farkındalığı ve yer tutma gibi meseleler önem kazanırken, tecrübeli oyuncular her türlü olumsuzluğu avantaja çevirebilmesi oyunun stratejik derinliğini artıran ögeler oldu. Bununla beraber haritaların dikey olarak kullanılmaya başlaması bile başlı başına türü geliştiren bir özellik oldu. Tabi oyunun tüm bu özelliklerini Call of Duty: Advanced Warfare çıktığında daha iyi göreceğiz gibi…
Peki Titanfall’u niçin yeni nesilde oynamanızı tavsiye ediyoruz?
Bu sorunun cevabı aslında oyunun türünde saklı. Online multiplayer FPS oyunlarda ekstra donanım gücünü her zaman arkanıza almakta yarar var. Sonuçta tüm oyuncular Xbox One’da oynadığından bu size diğer oyunculara karşı avantaj sağlamayacaktır elbet, ancak performansın oyun tecrübesine olan etkisini de göz ardı etmemek gerek.
Valiant Hearts ve Child of Light
Valiant Hearts ve Child of Light’ı aynı başlıkta toplama sebebim, bu iki oyunun Ubisoft’un biz oyuncular açısından altın çocukları olduğunu düşünmem. Her yıl çıkarmaya çalıştıkları büyük yapımlar arasında, tasarımına öncelik verilmiş ve iyi düşünülmüş oyunların Ubisoft elinden çıkması gerçekten önemli. Çünkü oyuncular her yıl seri üretime geçilmiş büyük oyunlara karşı oyuncular tepkilerini koymuş durumda. Oyuncuların birbirinin aynı oyunlar değil, yeni ve akılda kalıcı, etkileyici oyun tecrübesi yaşamak istediği hemen her oyuncu topluluğunda dile getirilen bir gerçek.
Valiant Hearts ve Child of Light, bu beklentiyi karşılamak konusunda başarılı olan iki oyun. Büyük yapımlara savaş açmış değiliz, elbette onları da seviyoruz; ancak yeni nesil konsollarda yenilikçi ve ilginç tecrübeler sunan oyunlar da görmek istiyoruz. Dolayısıyla yeni nesil konsollarda biz bu oyunları oynadıkça hem bağımsız geliştiricilerin önü açılacaktır hem de Ubisoft gibi daha nice büyük şirket yenilikçi yapımlara yer verecektir.
Transistor
Transistor, bağımsız oyunlar arasında kendisine oldukça özel bir yer edinmiş Bastion isimli oyunun geliştiricileri tarafından geliştirilen bir oyun. Zaten oyuna şöyle bir göz attığınızda grafik ve oynanış açısından benzerliklerini de göreceksiniz. Bastion ile kendisini kanıtlayan geliştiricilerin elinden çıkmış olması bile Transistor’u oynamak için başlı başına bir sebep.
Oyun PC ve PS4 platformlarına çıktığından, konsol oyuncularının yeni nesil konsollardan başka bir yerde oynamak gibi bir fırsatı yok. Tabiki lafı “Sadece yeni nesilde var, o yüzden oynayın.” demeye getirmiyorum. Transistor hem tasarımı hem de oyun mekanikleriyle oyuncuların ilgisini kesinlikle hak ediyor.
Thief
Thief’in çıkışının üzerinden yaklaşık 5 ay geçti, kimimiz oyunu oynadık kimimiz ise oynayanlardan takip ettik. Pek çok incelemede oyuncular tarafından olumsuz olarak değerlendirildi. Serinin havasını yansıtmadığı, düzgün çalışmadığı ve benzer pek çok eleştiriyle karşılaştı. Dolayısıyla oyunun puanları da oldukça düşük…
Şimdi ben de kalkıp oyunun çok iyi olduğunu iddia etmeyeceğim. Biz de oyunda Dishonored’taki oynanabilirliğin olmasını, Thief serisinin hakkını veren başarılı bir yapım olmasını bekledik ve bu beklentilerimiz boşa çıktı. Dolayısıyla biz de potansiyelini dolduramayan bir oyun olduğu kanaatindeyiz.
Ancak oyunun level tasarımı ve geçtiği tarih itibariyle mekanları oldukça ilgi çekici ve iyi tasarlanmış. Dar ve karanlık sokaklar, binaların mimarisi ve oyunun atmosferine katkıda bulunan her şey görülmeye değer. Dolayısıyla eğer oyunun eksiklerini aklınızda bulundurur ve bir de güzel indirim yakalarsanız, Thief’i yeni nesil konsollarda oynamanızı kesinlikle tavsiye ederiz.
Yazıyı Sonlandırırken…
Yeni nesil konsollar, henüz hayatlarının çok başındayken, kendilerinden öncekileri satış rakamları olarak (aynı zamandaki satışları düşünüldüğünde) oldukça geride bıraktılar. Teknolojik olarak seviyeleri de düşünüldüğünde, bir önceki nesle göre daha uzun bir kullanım süresine sahip olmaları da gayet olası.
Dolayısıyla yazdığımız bu yazı, aslında Xbox One ve PlayStation 4’lerle geçireceğimiz (umarız ki) mutlu birlikteliğimizin yalnızca başlangıcındaki oyunlardan oluştu. Henüz çok sayıda yeni nesile özel oyun olmadığını söylemek bile mümkün. Ancak önümüzdeki aylarda bu durum değişecek gibi… O zamana kadar bahsettiğimiz oyunlara bir göz atın deriz.
Bu yazı muhtemelen bayram esnasında yayınlanacak. Dolayısıyla hepinizin bayramınızı kutlarız ve hep birlikte daha nice sağlıklı bayramlar dileriz.
Bir başka yazıda görüşmek dileğiyle.